Dünya Liderleri

Bu sabah meçhul asker anıtında, yakamdaki poppy’i yere bırakmak için gaydacının çaldığı The Bloody Fields of Flanders’ın bitmesini beklerken düşünmeye başladım.

Hem Türkiye hem yabancı basında bir dünya liderleri muhabeti. Kim nerede, kim kimle, kim ne giymiş, kim kimin elini nasıl sıkmış vs vs.

Lider kelimesi İngilizce Leader’den gelmiş tahminimce. ‘Lead’ öncülük etmek, yol göstermek vs. Bunu kullandığımız ‘liderler’ ise biri asker kaçağı, biri ata binemez tavuktan korkar, biri nenesi yaşında biriyle evli, biri baba parası yiyen başarısız tiyatro oyuncu, biri Rus marionetka’sı vs vs.

‘Lead’ aynı zamanda kurşun veya ağırlık demek. Yani safra. Belki bunlara ‘dünya safraları’ demek lazım. Gerçek Atatürk, Churchill, Eisenhover, Macdonald, Laurier gibi liderlerin miraslarını çarçur ettikleri için.

Neyse ben şimdi Starbucks’a gidip, şömine başında mevsimsel ‘pumpkin spice latte’ içerek büyünce ne olacağımı düşüneyim.

11 Kasım 2018